DOLAR

40,2601$% 0.13

EURO

46,7458% 0.13

STERLİN

53,9601£% 0.23

GRAM ALTIN

4.316,24%0,46

ÇEYREK ALTIN

7.009,00%0,17

BİTCOİN

4784025฿%1.45105

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 31°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • Milli Haber
  • Genel
  • Erdem Atay ‘turpun büyüğü’ demişti: İş Bankası’ndan açıklama geldi

Erdem Atay ‘turpun büyüğü’ demişti: İş Bankası’ndan açıklama geldi

Veryansın TV Genel Yayın Yönetmeni Erdem Atay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘heybede daha büyük turpların’ olduğu yönündeki sözleri hakkında çarpıcı bir açıklama yaptı.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in “Cumhuriyet Halk Partisi ‘Atatürk’ün kurduğu partiyiz’ diyor ama Atatürk’ün Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu için ayırdığı ödenekleri yıllarca ödememiştir” sözlerini hatırlatan Atay, “Turpun büyüğü İş Bankası olabilir” dedi.

İŞ BANKASI’NDAN AÇIKLAMA GELDİ

İş Bankası, sosyal medya hesaplarından konuya ilişkin bir açıklama yaptı.

Banka tarafından yapılan uzun açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bankamız kurucu intifa senetleri üzerinden Yüce Atatürk’ün vasiyetnamesinin ihlal edildiği, vasiyet yararlanıcısı olan kurumların bilerek zarara uğratıldığı ve Bankamızın hukuka aykırı davrandığı yönündeki maddi ve hukuki gerçeğe aykırı iddia ve söylemler nedeniyle hissedarlarımızın, müşterilerimizin, yerli ve yabancı yatırımcılarımızın doğru olarak bilgilendirilmesi amacıyla işbu basın açıklamasının yapılması uygun görülmüştür.

Bankamız Esas Sözleşmesi’nin 22’inci maddesinde düzenlenmekte olan kurucu intifa senetleri hukuken pay senedi mahiyetinde olmayıp intifa senedi niteliğindedir. Kurucu intifa senetleri, hukuken sermayede herhangi bir payı temsil etmemekte, sahibine genel kurula katılma hakkı, oy hakkı gibi pay sahipliği hakları bahşetmemekte, sadece mal varlıksal haklar sağlamaktadır.

Nitekim Bankamız Esas Sözleşmesinin anılan maddesinde kuruluşta çıkarılacak hisse senetlerinden bir defada 100 adet alanlara bir adet kurucu intifa senedi verileceği ifade edilmektedir. Aynı madde, bu hakkın dört milyon sermayeye kadar mevcut olduğunu, sermayenin bundan fazla artırılması halinde kurucu intifa senedi verilmeyeceğini de düzenlemekte olup 1927 yılında sermayenin bu tutara ulaşmasından sonra artık kurucu intifa senedi verilmemiştir.

1991 TARİHLİ KARAR

Bankamızın 31.05.1991 tarihli Olağanüstü Genel Kurulunda o dönemdeki hissedarları tarafından alınan karar ile sermaye artırımına gidilmiş ve yasal mevzuat ile Yüksek Mahkeme içtihatlarına uygun bir şekilde Esas Sözleşmemizin 58 inci maddesinde değişiklik gerçekleştirilerek, kurucu intifa senedi sahiplerine dağıtılacak kar payı ödemeleri “ödenmiş sermayenin 250 Bin TL’lik bölümü” ile sınırlandırılmıştır. Anılan Esas Sözleşme değişikliği tescil de edilmek suretiyle Bankamız açısından hukuken uygulanmakla yükümlü olunan bir hüküm haline gelmiştir. Dolayısıyla ilgili tarihten itibaren yapılan kar dağıtımları, tescil edilmiş bu Esas Sözleşme değişikliği dikkate alınarak, Bankamızın tabi olduğu kanunen yetkili otoritelerin bilgisi ve denetiminde uygulanmıştır.

Kaldı ki kurucu intifa senedi sahipleri sermaye artışına iştirak etmediklerinden artırılmış sermayeden temettü almamaları hakkaniyete de uygun bir işlemdir.

İlişkili Haber

Turpun büyüğünü açıklıyorum | Erdem Atay gündemi yorumluyor

Haberi görüntüle

‘YARGIYA TAŞINMIŞTIR’

Bankamızın 1991 tarihli Genel Kurulu ve Esas Sözleşme değişikliğinin üzerinden 30 yıldan fazla süre geçmesinden sonra mevcut koşulları ile diğer bir ifade ile kurucu intifa senedinin mahiyetini ve sahibine sağladığı hakların kapsamını bilerek Bankamız kurucu intifa senedi edinen ve birlikte hareket ettiği düşünülen bir takım kimselerce, kar dağıtımına ilişkin anılan Esas Sözleşme maddesine ve uygulanmasına ilişkin olarak bir takım spekülatif iddia ve itirazlar öne sürülmeye başlanmış, öne sürülen bu spekülatif iddia ve itirazlar bu kişiler tarafından açılan haksız davalar ile yargıya taşınmıştır.

Birlikte hareket ettiği düşünülen davacılar, edindikleri kurucu intifa senetleri üzerinden nemalanmak çabasıyla kamuoyunun ilgisini çekme ve taraftar toplama adına herhangi bir maddi ve/veya hukuki temeli de olmayan şekilde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyetnamesine yönelik yanıltıcı iddia ve haksız isnatlarda da bulunarak, hemen hemen hepsi aynı içerikte dilekçeler ve taleplerle muhtelif hukuk davaları ikame edilmiş, yanı sıra suç duyurularında da bulunmuşlardır.

Halen devam eden yargı süreçlerinde bugüne kadar verilmiş olan tüm kararlar usul ve yasaya uygun olarak hali hazırda Bankamız lehine olup hukuki süreçlerin tamamlanması beklenmektedir.

‘TAM VE ZAMANINDA ÖDENMEKTEDİR’

Bilindiği üzere Bankamızın da kurucusu olan Yüce Atatürk’ün vasiyeti gereğince Atatürk hisselerine isabet eden temettünün tamamı Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na Bankamız tarafından tam ve zamanında ödenmekte olup, Bankamızın tüm süreçteki işlemleri ilgili otoritelerin bilgisi ve denetimi altında gerçekleşmektedir. Keza vasiyetin ihlal edildiği yönünde Bankamız aleyhine yine aynı kişiler tarafından Sulh Hukuk Mahkemeleri nezdinde açılan davalar da kesin olarak reddedilmiştir.

Bu minvalde sosyal medya mecralarında son dönemde Bankamız itibar ve şöhretine kasteden, yatırımcıların karar ve davranışlarını etkilemeye yönelik spekülatif, aynı zamanda sermaye piyasası mevzuatı ve bankacılık mevzuatı tahtında da suç teşkil eden gerçek dışı beyan ve iddialara itibar edilmemelidir.

Bankamız, faaliyetlerini hukuka, yasal mevzuata, ahlaka ve etik değerlere uygun bir şekilde yerine getiren köklü bir kurumdur. Bu tür haber, iddia ve yorumlara itibar edilmemesini, söz konusu yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, yorum yapan ya da bunları yayan tüm ilgililer hakkında Bankamızca yasal girişimlerde bulunulacağını kamuoyunun bilgisine sunarız.”

NE OLMUŞTU?

Veryansın TV Genel Yayın Yönetmeni Erdem Atay, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘heybede daha büyük turpların’ olduğu yönündeki sözlerine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Atay, Youtube kanalında yaptığı yayında AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in “Cumhuriyet Halk Partisi’nin Atatürk’ün kurduğu partiyle bir ilişkisi kalmamıştır. Atatürk kendi mirasından İş Bankası hisselerinden, Türk Dil Kurumuna ve Türk Tarih Kurumuna bir pay ayırmıştı. Cumhuriyet Halk Partisi ‘Atatürk’ün kurduğu partiyiz’ diyor ama Atatürk’ün Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu için ayırdığı ödenekleri yıllarca ödememiştir” sözlerini hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AKP’li Çelik’in eski açıklamalarına da dikkat çeken Atay, “Yaptığım araştırmalara ve geçmişten bugüne yapılan konuşmalara göre turpun büyüğü İş Bankası olabilir” ifadelerini kullandı.

AKP, 2018 YILINDA MESAJI VERMİŞ

Atay, özetle şu bilgileri paylaştı:

“Yaptığım analizlerden çıkarttığım sonuçla, ‘bence bundan daha büyük bir turp yoktur’ diye düşündüğüm için ben bu konuyu anlatıyorum şimdi.

Ülkede hakikaten Cumhuriyetin değerlerini yıkmak için görevlendirilmiş olan AKP ve cumhuriyetin değerlerini yıkmak için görevlendirilmiş AKP’ye hizmet eden bir CHP var. Çünkü bu kadar suçu işlemesen, bu kadar yanlışı yapmasan AKP sana bu operasyonları yapamazdı.

Yine önümüzdeki süreçlerde CHP’yi de çok yakından ilgilendiren bir olay olacağını düşünüyorum. Bunu sadece ben düşünmüyorum, bunlar bazı finans çevrelerinde de aynı zamanda ima edilerek söylenmiş.

Önce 2018 tarihine döneceğim. 13 Ekim 2018 tarihinde Ömer Çelik bir açıklama yapıyor ve ‘Cumhuriyet Halk Partisi Atatürk’ün mirasına ihanet etmiştir’ diyor. ‘Atatürk’ün mirasına ihanet etmiştir’ derken, İş Bankası’ndaki CHP hislerine ilişkin ‘Atatürk’ün mirası Türk milleti adına değerlendirmelidir’ ifadesini kullanıyor. CHP’nin Atatürk’ün mirasına yanlış yaptığını söylüyor. Çelik, geçmişi anlatıyor ve ‘CHP o zamanlar devlet gibiydi, kurucu partiydi. O dönemlerde İş Bankası’nın hisseleri CHP’nin elindeydi ama artık bunlar Türkiye Cumhuriyeti’ne geçmelidir’ diye bir ifade kullanıyor.

‘ERDOĞAN ‘İŞ BANKASI HAZİNE’NİN MALI OLACAK’ DİYOR’

14 Ekim 2018’de de Erdoğan çıkıyor grup toplantısında ‘Cumhuriyet Halk Partisi’nin İş Bankası’ndaki hisseleri konusunu Meclis’e getirip Hazine’ye devrini sağlayacağız’ diyor. O dönemde bu açıklama yapılınca kıyamet koptu. ‘AKP, İş Bankası’na çöküyor’ dediler ve bunu Meclis üzerinden yapacaklardı. O zaman çok büyük tepki gelince ortalık biraz duruldu. Kılıçdaroğlu da açıklama yaptı ‘Cumhuriyet Halk Partisi, İş Bankası’nın ortağı değildir’ dedi. ‘Atatürk hisselerinin temsilcisidir, bankacılık işlemlerine de asla karışmaz’ diye bir ifade kullandı.

5 Şubat 2019’da, yani ilk İş Bankası vurgusu yapıldıktan yaklaşık 5 ay sonra Erdoğan yine grup toplantısında ‘Artık İş Bankası Hazine’nin malı olacak Allah’ın izniyle’ dedi. Bu arada İş Bankası’ndan da cevap geliyor. İş Bankası ‘Bankamız siyasetin bir malzemesi yapılamaz’ diye tepki gösteriyor ve Atatürk’ün mirasının, CHP ile ilişkisini anlatan bir metin yazıyor.

Erdoğan, ‘Bu Atatürk’ün mirası, devletin malıdır yani Hazine’nindir’ diyor. Yani Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu yüzde 28 artık Hazine’ye devredilecek. CHP’ye aslında en büyük darbe İş Bankası’nı devirerek, oraya çökerek yapılacak diye bir sürü konuşmalar, tartışmalar oluyor. Sonra konu kapat kapatılıyor, Erdoğan da konuyu rafa kaldırıyor.

İş Bankası’nın yüzde 28’i şu an Cumhuriyet Halk Partisi kontrolü altında. Atatürk’ün mirası dediğimiz Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumuna pay hisseleri veriliyor. Geri kalan yüzde 37’lik hisse Munzam Sandık Vakfı’na ait.

‘BÜTÜN DEĞERLERİMİZİ YOK ETMENİN BİR ÇERÇEVESİNİ ÇİZİYORLAR’

CHP’nin yaptığı büyük bir ihanet hem de AKP’nin yapmış olduğu o plan ikisi birden çok acayip bir şekilde bütün değerlerimizi yok etmenin bir çerçevesini çiziyorlar. Peki ben bu turpun büyüğüne nereden geliyorum.

Ömer Çelik yaptığı son açıklamada ‘Cumhuriyet Halk Partisi’nin Atatürk’ün kurduğu partiyle bir ilişkisi kalmamıştır. Atatürk kendi mirasından İş Bankası hisselerinden, Türk Dil Kurumuna ve Türk Tarih Kurumuna bir pay ayırmıştı. Cumhuriyet Halk Partisi ‘Atatürk’ün kurduğu partiyiz’ diyor ama Atatürk’ün Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu için ayırdığı ödenekleri yıllarca ödememiştir’ diyor.

Yani Ömer Çelik, açık bir şekilde ‘Siz Cumhuriyet Halk Partisi olarak İş Bankası’nın kâr paylarına çöktünüz’ diyor, bunu ima ediyor. Çünkü Erdoğan’ın o söylediği, İş Bankası’nın yönetiminde olan 4 kişi iştiraklar üzerinden bir alan açıyor kendine diye konuşuluyor.

İlişkili Haber

thumbnail

Erdem Atay, turpun büyüğünü açıkladı… İş Bankası’na kayyım mı geliyor?

Haberi görüntüle

Atatürk mirası verdiğinde ‘Hisse senetleri şimdiki gibi’ diyor. İŞKUR hisseleri var, İş A hisseleri var, İş B hisseleri var, İş C hisseleri var. Bunlar yıllarca oluşturulmuş. Yani dört tane büyük hisseden bahsediyoruz. Bunun en önemlisi İŞKUR ile İş A. Geri kalanlar sonradan çıkan hisseler.

Sonra 1953 yılında Demokrat Parti CHP’nin elinden bunu alıyor, Hazine’ye devrediyor. 61’de Anayasa
Mahkemesine başvuran CHP yüzde 28 hakkını tekrar geri alıyor. CHP bu sefer diyor ki; ‘Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu değil bana ait olsun.’ Buna da Yargıtay izin vermiyor.

1982 darbesinden sonra Kenan Evren devreye girmiş, siyasi partiler kapatılmış ve CHP artık kapalı… Peki bu hisseler ne oluyor? İş Bankası’nın tüm Cumhuriyet Halk Partisi yani Atatürk’ün mirası olan bütün o hisseleri Hazine’de kalıyor. Cumhuriyet Halk Partisi 92’de tekrar kuruluyor, 97’de CHP hisselerini geri alıyor.

‘CHP GÖRMÜYOR, İŞ BANKASI GÖZLERİNİ KAPATIYOR’

82 ile 91 yılları arasına kadar Hazine hiçbir şekilde Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumuna Atatürk’ün mirasını devretmiyor. Bir karar alınıyor, deniliyor ki; kısıtlama getireceğiz. Kâr payını 250 bin liraya sabitliyor. Yani ‘alınacak hisselerin 250 bin liraya sabitliyorum’ diyor. O anda Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumuna gönderilecek pay hisseleri inanılmaz bir şekilde azalmış oluyor.

97’de CHP tekrar haklarını alıyor. Dava eden hissedarlara rağmen CHP, hiçbir şekilde para vermiyor. Yani CHP de İş Bankası’nın ödemesi gereken paraları iç etmesine karşılık hiçbir şekilde adım atmıyor. Diyor ki ‘Kardeşim beni ilgilendirmez. 91’de böyle bir karar verilmiş.’

Halbuki senin bu temettülerin ödenmesi için adım atman gerekir ve kendi paylarını koruman gerekirdi. CHP bunu görmüyor, gözlerini kapatıyor. İş Bankası gözlerini kapatıyor ve AKP görüyor. AKP diyor ki ‘Burada büyük bir para var ve bu paranın hissedarlara ödenmesi gerekiyor ancak ödenmiyor bunlar. Bu paralar nereye gidiyor?’”

Yayını izlemek için tıklayın:

 

 

ad826x90
0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Social Media Auto Publish Powered By : XYZScripts.com