DOLAR

40,2601$% 0.13

EURO

46,7458% 0.13

STERLİN

53,9601£% 0.23

GRAM ALTIN

4.316,24%0,46

ÇEYREK ALTIN

7.009,00%0,17

BİTCOİN

4784025฿%1.45105

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 31°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
admins

admins

13 Aralık 2025 Cumartesi

DİĞER YAZARLARIMIZ

Katil İsrail’in düzenlediği saldırıda 4 Filistinli hayatını kaybetti

Katil İsrail’in düzenlediği saldırıda 4 Filistinli hayatını kaybetti
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sağlık alanında kaynaklardan alınan bilgiye göre İsrail ordusu, Er-Reşid El-Bahri Caddesi’nde sivilleri taşıyan bir aracı hedef aldı. Saldırıda 4 Filistinli hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.

Görgü tanıkları hedef alınan aracın yanındaki başka bir aracın da hasar gördüğünü aktardı.

Söz konusu hava saldırısı, ateşkes anlaşmasının birinci aşaması kapsamında Gazze’de Filistinlilerin yaşadığı ve İsrail ordusunun önceden çekilmiş olduğu bölgelerde gerçekleşti.

İsrail ordusu: Hamas’ın “kilit” ismini hedef aldık

İsrail ordusunun, ABD merkezli X hesabından yapılan paylaşımda, Gazze kentine düzenlenen saldırıda Hamas’ın üst düzey bir yetkilisinin hedef alındığı ileri sürüldü.

Açıklamada, İsrail ordusu ve İç İstihbarat Servisi Şin-Bet’in ortak düzenlediği saldırıda Hamas’ın “kilit” isimlerinden birinin hedef alındığı belirtildi.

İsrail basınına konuşan ismi açıklanmayan askeri yetkililer ise hedef alınan kişinin Hamas’ın askeri kanadından Raid Saad olduğunu iddia etti.

İsrail medyası, Saad’ın Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarının en önemli iki isminden biri olduğunu aktardı.

Katil İsrail'in düzenlediği saldırıda 4 Filistinli hayatını kaybetti

​​​​​​​Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması

ABD Başkanı Donald Trump, 9 Ekim’de Mısır’da devam eden müzakerelerde İsrail ile Hamas’ın Gazze’de ateşkes planının ilk aşamasını onayladığını duyurmuştu.

Müzakerelerin yapıldığı Mısır’da anlaşma imzalanmış, İsrail hükümetinin onayıyla 10 Ekim’de devreye girmişti.

İsrail ordusunun anlaşmada belirtildiği üzere “Sarı Hat”ta çekilmesinin ardından Gazze Şeridi’nde ateşkesin aynı gün yürürlüğe girdiği açıklanmıştı.

Devamını Oku

Kurallara uymayan 5 motosiklet sürücüsüne 264 bin lira ceza

Kurallara uymayan 5 motosiklet sürücüsüne 264 bin lira ceza
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, motosiklet sürücülerine yönelik trafik denetimi gerçekleştirdi.

Denetimlerinde, bazı sürücülerin abartı egzoz kullandığı, plakasız seyrettiği ve ehliyetsiz motosiklet kullandıkları tespit edildi.

Bu kapsamda 5 sürücüye, toplam 264 bin 747 lira para cezası kesilirken, motosikletler trafikten men edildi.

Öte yandan, ekiplerin gürültü kirliliğine yönelik denetimlerini sürdüreceği bildirildi.

Devamını Oku

Emine Erdoğan: Anadolu, insanlığın ortak hafızasının biriktiği topraklardır

Emine Erdoğan: Anadolu, insanlığın ortak hafızasının biriktiği topraklardır
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Süleymaniye’deki İbn Haldun Üniversitesi (İHÜ) İPAM Darüşşifa Psikoterapi Merkezi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Kanuni Sultan Süleyman’ın vizyonundan, Mimar Sinan’ın ellerinden çıkan merkezde katılımcılarla bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu söyledi.

Süleymaniye Darüşşifasını restore ve ihya ederek, mekanın ruhaniyetini de ayağa kaldıran İHÜ yönetimine, akademik kadrolarına ve paydaşlara şükranlarını sunan Erdoğan, merkezin ülkeye ve tüm insanlığa hayırlı olmasını temenni etti.

Darüşşifaların Anadolu’nun şefkat abideleri olduğunu kaydeden Erdoğan, “Selçuklu ve Osmanlı döneminde neredeyse her büyük şehirde en az bir tane darüşşifa inşa edilmiştir ve darüşşifalar, bilimin insan sevgisiyle ve vicdanla buluştuğu mekanlar olmuştur.” diye konuştu.

Emine Erdoğan, bu kurumlara bakıldığında sadece hastane olmadıklarının, buraların hekimlerin yetiştiği ve medeniyet tasavvurunun cisimleştiği müstesna yapılar olduklarının görüleceğini anlattı.

“Anadolu, insanlığın ortak hafızasının biriktiği topraklardır”

Kendilerinin gerçekten de çok özel bir coğrafyada yaşadıklarına dikkati çeken Erdoğan, “Anadolu, Hititlerden Romalılara, Selçuklulardan Osmanlılara kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, insanlığın ortak hafızasının biriktiği topraklardır. Tıp ilmi de burada köklenmiş, büyük dehaların elinde gelişmiştir. Hatta Batı dünyası Orta Çağ karanlığıyla boğuşurken, ‘Anadolu Kandilleri’ denilen alimler Anadolu’yu ilimle aydınlatmış, Orta Çağ Anadolu’da bilimsel bir dönem olarak yaşanmıştır.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Orta Çağ Avrupası’nda ruh hastalıklarından muzdarip insanların türlü türlü işkenceler gördüklerini, ateşe bile atıldıklarını ve bu suretle ruhlarının kurtarıldığına inanıldığını aktardı.

Oysa 13. yüzyılın başlarında bile “Anadolu Tıbbı”nın ruhsal hastalıkları ilaçla, müzikle ve su sesiyle tedavi ettiğini vurgulayan Erdoğan, “Her biri letafetiyle insanı hayrete düşüren tedavi yöntemleri kullanılmıştır. Mesela hastanelerde lale, sümbül, reyhan gibi çiçekler yetiştirilmiş, çiçeklerin güzelliğinden ve kokusundan istifade edilmiştir. Hastalara Kur’an-ı Kerim okunmuş, kuş ve su sesleri dinlettirilmiştir.” dedi.

Erdoğan, Süleymaniye Darüşşifasında, ruh sağlığı hastaları için ayrı bir bölüm olmasının bu alanda gelinen ileri seviyenin ve insana verilen değerin büyüklüğünün bir ifadesi olduğunun altını çizdi.

Tüm bunların Anadolu medeniyetinin insanlık için ilelebet parlayacak yıldız olduğunu gösterdiğine işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Her insanın terapi odasında kendisine sorulan ‘Sizi buraya ne getirdi?’ meşhur sorusuna vereceği türlü türlü cevabı var. Bunlar bazen ailevi buhranlar, akademik başarısızlıklar, sevilen birinin vefatı, işte yaşanan mobbing ya da bir çocukluk travmasıdır. Bazen de afetler, krizler, salgın hastalıklar gibi toplumsal boyutu olan hadiselerdir. Eninde sonunda, hayat bir imtihan dünyasıdır ve yaşadıklarımız, kimi zaman ruhumuzda dışarıdan görünmeyen derin iç yaraları açar. Bu yaraların yerinin tespit edilmesi, iyileştirilmesi, meşakkatli bir sanattır. Adeta ruhun röntgenini çekmeyi gerektirir. Bunu başarmak için insana yalnızca, maddi bir varlık nazarıyla yaklaşmamak, onun manevi yönlerini de okumak icap eder.”

Emine Erdoğan, küresel sağlık göstergelerine bakıldığında dünya genelinde her 4 insandan 1’inin hayatının bir noktasında ruh sağlığı sorunları yaşadığını gördüklerini ifade ederek, “Halihazırda, yaklaşık 300 milyon kişi depresyonla mücadele ediyor. 284 milyon kişi anksiyete bozukluğu yaşıyor. Yine dünya genelinde bu rahatsızlıklar çoğunlukla antidepresanlarla tedavi edilmeye çalışılıyor. Ve ne yazık ki bu ilaçların reçete edilme oranı da hızla artıyor. Bu da bize ruh sağlığı hizmetlerinin psikoterapilerle desteklenmesinin ne kadar önemli olduğunu anlatıyor.” diye konuştu.

“İnsan, derdini konuşmak değer görmek ve anlaşılmak ister”

Modernitenin insana adeta tamirhaneye getirilmiş teknik bir ürün gibi davrandığına dikkati çeken Erdoğan, modernitenin insani özden uzak, toptancı bir yaklaşımla aynı ilacı herkese reçete edip, ruhsal yaraları iyileştirmeyi değil, acılara karşı hissizleştirmeyi amaçladığını, o yüzden bugün küresel bir antidepresan toplumu oluştuğunu, halbuki insanın derdini konuşma, değer görme ve anlaşılmak istediğini vurguladı.

“Anlıyoruz ki iyileşme psikoterapist ve danışan, aynı anlam dünyasında buluştuklarında gerçekleşiyor.” diyen Erdoğan, başka bir medeniyetin insana bakışını ve kültürel kodlarına göre dizayn ettiği terapi yaklaşımlarını ödünç alarak insanlara fayda sağlanamayacağını söyledi.

Erdoğan, “Bizim ruh sağlığı uzmanlarımız kültürel kodların işin içine katıldığı diyaloğa dayalı ve her danışanın ihtiyacına göre oluşturulmuş terapilerin, insanları gerçek şifaya kavuşturduğunu söylüyorlar. Sosyoloji, felsefe ve ilahiyat gibi disiplinlerden beslenmenin altını çiziyorlar. Bilhassa Batılı modelleri toplumsal dokuyu ve inanç dünyamızı dışlayarak olduğu gibi uygulamaya çalışmanın insanları daha büyük kaosa sürükleyeceğine vurgu yapıyorlar.” değerlendirmesini yaptı.

Toplumsal normların, İslam inancının insana olan bütüncül bakışının suç, ceza ve günah gibi her inançta farklı değerlendirilen konuların emanet kavramlarla el değiştirmemesi gerektiğine işaret ettiklerini dile Erdoğan, “İPAM’ın merkeze aldığı anlayışın, küresel olarak da ruh sağlığı yaklaşımlarına önemli bir katkı sağlayacağı inancındayım. Çünkü bu merkezde medeniyetimizin şifa anlayışı modern bilimle buluşuyor. Anadolu’nun şefkati ve insana hürmeti başlı başına bir yönteme dönüşüyor.” ifadelerini kullandı.

Emine Erdoğan, Türkiye’nin sağlık turizminde küresel bir merkez olduğunu belirtti.

Türkiye’yi 2024 yılında, 1,5 milyonu aşkın insanın sağlık hizmeti almak için ziyaret ettiğini aktaran Erdoğan, “Bu insanlar, Türkiye’nin iyileştirici gücünden, şifa veren ellerinden istifade ettiler. Açıkçası medeniyet temelli yaklaşımımızın ruh sağlığı alanında da dünyaya söyleyecek bir sözü olduğu kanaatindeyim. Bu bağlamda, İPAM Darüşşifa Psikoterapi Merkezi’nin, ruh sağlığı geleneğimizin yetkin bir temsilcisi ve medeniyet perspektifli bilim üretiminin önemli bir merkezi olacağına yürekten inanıyorum.” dedi.

“Psikoterapi hizmetleri insanın içsel gücünü artırır”

Emine Erdoğan, ruh sağlığı hizmetlerinin her ne kadar bireysel görünse de esasında genel toplum sağlığıyla ilgili olduğunu vurgulayarak, “İnsanların ruhsal iyilik hali arttıkça ailelerin ve büyük ölçekte toplumun iyilik hali artar. Psikoterapi hizmetleri insanın içsel gücünü artırır ve onu hayatın zorlukları karşısında dirençli kılar. O nedenle psikoterapinin herkes için erişilebilir olmasının hayati bir önemi vardır. İPAM Darüşşifa Psikoterapi Merkezi’nin erişilebilir psikoterapi hizmetleriyle de ülkemize büyük hizmetlerde bulunacağına eminim.” şeklinde konuştu.

Emine Erdoğan: Anadolu, insanlığın ortak hafızasının biriktiği topraklardır

Programda, İHÜ Mütevelli Heyeti Başkanı İrfan Gündüz, üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Necmeddin Bilal Erdoğan ile Rektör Prof. Dr. Atilla Arkan ve eşi Doç. Dr. Zeynep Arkan tarafından Emine Erdoğan’a günün anısına Ayasofya’nın anahtarının replikası takdim edildi.

Protokolün sahnede dualar eşliğinde kurdele kesimi yaparak merkezin açılışını gerçekleştirdiği tören, aile fotoğrafı çekimiyle sona erdi.

Emine Erdoğan, açılışın ardından tarihçi ve akademisyen Vehbi Baysan ile İPAM Müdürü Burcu Uysal’ın rehberliğinde merkezin psikoterapi odalarını ve dersliklerini gezdi.

Açılışa Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, İstanbul Valisi Davut Gül ve eşi Gülden Gül, TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı Hatice Akıncı Yılmaz, Yeşilay Başkanı Mehmet Dinç, Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Tuğba Işık Ercan, futbolcu Mesut Özil, bazı belediye başkanları, milletvekilleri, kaymakamlar, üniversitelerin rektörleri, medya kuruluşu ile STK’lerin temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Devamını Oku

Anket: Avustralya’da yetişkinlerin yüzde 79’u yeni sosyal medya yasağını destekliyor

Anket: Avustralya’da yetişkinlerin yüzde 79’u yeni sosyal medya yasağını destekliyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Avustralya’da hükümet ve Monash Üniversitesi ortaklığında Roy Morgan Araştırma Şirketi’ne yaptırılan ankette, farklı yaş gruplarından 1598 yetişkine 10 Aralık’ta yürürlüğe giren yasal düzenlemeye ilişkin görüşleri soruldu.

Ankete göre, katılımcıların yüzde 79’u, 16 yaş altındaki çocukların sosyal medya platformlarına erişimini yasaklayan yasal düzenlemeyi tasvip ettiklerini söyledi.

Yasal düzenlemeye, katılımcılar arasında en yüksek desteği yüzde 87’lik oranla 65 yaş ve üstündeki katılımcılar verdi.

En düşük destek veren 18-24 yaş grubunda bile katılımcıların yüzde 72’si yasayı onayladı.

Ankette, yasayı savunan katılımcılar çoğunlukla gençlerin sosyal medyada istismar edilmesi, manipülasyona uğraması, ruh sağlıklarının kötü etkilenmesi, zorbalığa uğraması, dezenformasyon ve radikal içeriklere maruz kalması gibi gerekçelere işaret etti.

Karşıt görüşteki katılımcılar ise yasanın etkili olmayabileceği, sansüre yol açabileceği, gençlerin internet ortamında sosyalleşmesini engelleyebileceği gibi endişelere sahip olduğunu belirtti.

Avustralya’da sosyal medyaya yaş sınırı yasası

Avustralya’da, 16 yaş altı gençlerin sosyal medya platformlarına erişimini yasaklayan yasal düzenleme 10 Aralık’ta yürürlüğe girmişti.

Düzenleme kapsamında X, Instagram, Facebook, TikTok, YouTube, Snapchat gibi ağların yanı sıra Reddit, Twitch, Threads ve Kick de dahil 10 mecra, yaş kısıtlamasına tabi tutuluyor.

Avustralya hükümeti, yasayla algoritmaların ve zararlı içeriklerin gençler üzerinde yarattığı olumsuz etkiyi azaltmayı hedefliyor.

Şirketlerin, 16 yaş altındaki çocukların hesaplarının kaldırılması için makul adımları atmaması halinde 49,5 milyon Avustralya doları (yaklaşık 32,9 milyon ABD doları) para cezası ödeyeceği öngörülüyor.

Devamını Oku

11 ilde zamana karşı yarış: Asrın inşa seferberliğinde sona gelindi

11 ilde zamana karşı yarış: Asrın inşa seferberliğinde sona gelindi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinesinde Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, Emlak Konut GYO ve Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ile; 11 ilde 174 ayrı alandaki 3.481 şantiyede 200 bin mimar, mühendis ve işçi ile devam eden asrın inşa seferberliği yıl sonunda tamamlanıyor.

Hatay’da 27 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilecek son törende teslim edilen konut sayısı 455 bine ulaşacak.

Aynı yerde sağlam başlangıç

Bakanlık deprem bölgesinde inşa ettiği 455 bin ev ve iş yerinin yanı sıra Kentsel Dönüşüm Başkanlığı ile depremlerinin ardından Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edilen 18 ilde Yerinde Dönüşüm Projesi’ni de başlatmıştı. Bu sayede zemin etüdü yapılan bölgelerde vatandaşların orta, ağır veya yıkık olan evlerini yerinde yeniden inşa edilmesi sağlandı.

Yerinde dönüşümle de 121 bin ev ve iş yeri daha yapıldı

Yerinde Dönüşüm kapsamında yıkılan ya da hasar gören konutlar için vatandaşlara 750 bin TL hibe, 750 bin TL kredi ve 40 bin TL proje desteği sağlandı. İş yerleri için 400 bin TL hibe, 400 bin TL kredi ve 40 bin TL proje desteği verildi. Ahırlı konutlar için ise 750 bin TL hibe, 1 milyon TL kredi ve 40 bin TL proje desteği imkanı sunuldu. Kentsel dönüşüm mantığıyla deprem bölgesinin yapı stokunu yenilenmesine de katkı sağlayan Yerinde Dönüşüm Projesi’nin başvuru süreci 30 Haziran itibarıyla tamamlandı. Bakanlık bu proje kapsamında bugüne kadar 121 bin bağımsız bölüme destek sağladı.

Bakan Kurum: 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesinde Yerinde Dönüşüm desteği ile 5 ay içinde binalarının inşasını tamamlayan Karadaş ailesinin görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Habil Karadaş’ın “Devletimiz buradan hiç gitmedi ki; eli Kahramanmaraş’ın üzerinde” sözlerini alıntılayan Bakan Kurum, “Vatandaşlarımıza anahtarlarını bir an önce teslim etmek için 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz. Yerinde dönüşüm ile 5 ayda sağlam ve güvenli yuvalarına kavuşan Karadaş ailesi artık geceleri huzurla uyuyor” mesajını verdi.

5 ayda yeni evlerine kavuştular

Habil Karadaş, Bakanlık denetiminde evlerinin kısa sürede tamamlandığını anlattı: Evimizi 5 ayda bize teslim etti. Devletimiz sürekli denetledi. Artık deprem olsa bile diyoruz ki, binamız yıkılmaz sağlam. Önceden kendimizi güvende hissetmiyorduk ama artık güvende hissediyoruz. Gece rahat bir şekilde uyuyoruz, gündüz rahat bir şekilde uyanıyoruz. Devletimiz olmasaydı hibe ve kredi desteklerinden hiçbiri olmazdı. Biz kendi imkanlarımızla yaptıramazdık. Çok hızlı ilerledi. Başka bir ülkede yaşamış olsaydık bu kadar hızlı altından kalkabilir miydik bilmiyorum. Yerinde Dönüşüm’ün en önemli ve en güzel tarafı komşularımızla beraberiz. Şu anda aynı hayat devam ediyor. Devletimizi her zaman yanımızda hissettik. Devletimiz hiç buradan gitmedi.

Kısmet Karadaş ise “Aynı yerimizde, aynı katta evimize kavuşmak beni çok mutlu etti. Yıkılan evimin etrafında çok ağlayarak gezmiştim ama şimdi güvenle ve rahat bir şekilde uyuyorum” dedi.

Devamını Oku
Social Media Auto Publish Powered By : XYZScripts.com