Fahrettin Altun'un, Hamas'ın küresel çapta savunuculuğunu yaptığı iddia edildi.

The Times of Israel’de çıkan haberde Fahrettin Altun’un, Hamas’ın küresel çapta savunuculuğunu yaptığı iddia edildi.

The Times of Israel’de çıkan haber şu şekilde:

Türkiye, İsrail ile ilişkilerinde geçmişteki diplomatik krizlerden farklı olarak yeni bir strateji denemekte. Diplomatik ilişkileri sürdürürken ve İsrail’e herhangi somut yaptırım uygulamaktan kaçınırken, hem sosyal medya hem de geleneksel medya aracılığıyla İsrail’e karşı sürekli bir ulusal ve uluslararası karalama kampanyası yürütülmekte.

Bu stratejinin ön saflarında, iletişim direktörü Altun bulunmakta. Altun, sadece Erdoğan ile en gizli toplantılara katılmakla kalmıyor, aynı zamanda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a en yakın konumda bulunuyor.

Profesör Altun, Türkiye’nin iletişim direktörlüğünü, devlet kaynaklarıyla organize edilmiş bir propaganda ofisini, yüz milyonlarca dolarlık bir bütçeyi, yüzlerce çalışanı ve uluslararası bir ağı yönetmektedir. Ve bunu oldukça becerikli bir şekilde yapmakta… Altun, İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığını ve sistematik olarak sivil halkı katlettiğini iddia eden mesaja dayanarak Türk kampanyalarını başlattı. 

7 Ekim itibariyle, Profesör Altun ve etrafındakiler tarafından, Hamas’ın İsrail’de düzenlediği terör saldırılarına ve yüzlerce sivilin korkunç şekilde ölümüne dair hiçbir açıklama yapılmadı. Altun’un kişisel hesabı sadece İsrail’e yönelik eleştirilerle ve Hamas’ın savunmalarıyla dolu.

Erdoğan’ın geçmişteki önemli bir dezavantajı, söylemleriydi ancak Altun, Erdoğan’ı tamamen anti-İsrail bir yöne dönüştürmeyi başardı.
Her mesajda Altun, Türkiye’nin Hamas ve İsrail arasında arabuluculuk yapma isteğini vurguluyor, ancak hem açıklamaları hem de stratejisi terör örgütü Hamas’a aşırı derecede yönelik görünüyor…

“Altun’un liderliği altında İletişim Başkanlığı’nın en önemli varlığı hiç şüphesiz geleneksel medya. Stratejik bir hamleyle Altun, Türkiye’nin en büyük haber ağı Anadolu Ajansı, ülkenin ana televizyon ağı TRT (Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu) ve bölgesel olarak takip edilen TRT Arapça ve TRT World kanallarını kontrolü altında kullanarak İsrail’i odak noktası haline getirdi. Devlet medyası, iddia edilen tarafsızlığını kaybederek Hamas ve terörizm lehine yanlış bilgi ve propaganda yaymakla suçlanmakta.”